Mecidiyeköy - İstanbul
+90-212-706-11-11

Hukuki Makaleler

unutulma hakkı

Unutulma Hakkı

Unutulma hakkı özellikle haber sitelerinin geleneksel gazetelerin yerini almasıyla Avrupa’da ortaya çıkan, ardından ülkemiz yargısınca da tanınan yeni bir kavramdır. İnternet haberciliği ve sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla ortaya çıkan unutulma hakkı, dünyada ilk defa 2006 yılında uygulanmaya başlayan hukuki bir haktır. İnternet haberciliği başlamadan önceki dönemde medyanın yazılı veya görsel olarak yayın yaptığından herhangi bir haberin veya içeriğin gazete, dergi veya TV programı gibi mecralarda bir defa yayınlanmasıyla ilgili haber fiziken ortadan kalkıyordu. Ancak internetin hızla yaygınlaşması ve artık haberlerin ve medya yayınlarının internet ortamına girmesiyle birlikte yayınlanan herhangi bir haber ilgili internet sitesinden silinmediği ve sürekli olarak orada kaldığı gibi haber ve içerikler arşivlenmektedir. Bu bakımdan eskiden olduğu gibi yayınlanan haber ertesi gün gündemden düşmemekte, kişinin ismi internette aratıldığında ne kadar eski olursa olsun kişinin isminin geçtiği haberler sürekli çıkmaya devam etmektedir. İnternet haberlerinin bu özelliği unutulma hakkını gündeme getirmiştir.

Türkiye’de Unutulma Hakkı

Bu hakkın temel çıkış noktası ve dayanağı ise kişisel verilere ilişkin 95/46/EC sayılı Avrupa Birliği direktifidir. Türkiye’de ise unutulma hakkına vurgu yapılan ilk önemli yargı kararı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2014/456 E., 2015/1679 K. ve 17.06.2015 tarihli kararıdır. Bu önemli kararda unutulma hakkının tanımı yapılmış ve özelliklerine ayrıntılı şekilde değinilmiştir. Söz konusu Yargıtay kararının önemli bir özelliği ise unutulma hakkının yanızca internet sitelerine özgü olmadığı gibi kitap gibi basılı eserler için de bu hakkın kullanılabileceğini hükme bağlamasıdır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/456 E. 2015/1679 K. ve 17.6.2015 tarihli kararı ile unutulma hakkını tanımasından sonra aynı şekilde Anayasa Mahkemesi de 2013/5653 başvuru nolu dosyada vermiş olduğu 03.03.2016 tarihli bir kararda da “unutulma hakkı” kavramına yer verilmiştir.

Söz konusu Anayasa Mahkememesi kararında özetle internet ortamındaki arşivde muhafaza edilen ve kolaylıkla ulaşılabilir ve başvurucunun uyuşturucu kullanırken yakalanması ve daha sonrasında yargılanması hakkındaki haberlerin 14 yıl öncesine ait olduğu ve böylelikle güncelliğini yitirdiği, istatistiki ve bilimsel amaçlar yönünden de internet ortamında kolaylıkla ulaşılmayı gerekli kılan bir neden bulunmadığı gibi, siyasi veya medyatik bir kişiliğe sahip olmayan başvurucu hakkında internette yayınlanan haberlere kolaylıkla ulaşılmasında kamu yararı bulunmadığı ve başvurucunun itibarını zedelediği ve bu nedenle de başvurucunun şeref ve itibarının korunması için başvuruya konu habere erişimin engellenmesi talebinin haklı ve hukuka uygun olduğuna karar vermiştir.

Unutulma Hakkının Kapsamı

Kişinin, kendisiyle ilgili içerik hukuka uygun ve doğru olmasına rağmen arama sonuçlarında listelenmemesini (delisting) isteme hakkıdır. Bu hak yalınızca kişinin adını soyadını değil fotoğraf ve videolarını da kapsamaktadır. Dolayısıyla unutulma hakkı kapsamında internetten görsel kaldırma işlemi yapılması da mümkündür. Dijital yaşama geçilmesiyle kişilerin itibarını zedeleyici haberlerin varlığını uzun süre boyunca sürdürmesi ve kişinin hayatına devam etmesini zorlaştırması sebebiyle ortaya çıkmıştır. Ülkemizde 5651 Sayılı Kanuna ek olarak, 1 Ekim 2020 tarihinde yürürlüğe giren 7253 sayılı “İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ile unutulma hakkı düzenlenmiştir. Yapılan düzenleme ile, “internet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle kişilik hakları ihlal edilenlerin talep etmesi durumunda hakim tarafından, başvuranın adının bu madde kapsamındaki karara konu internet adresleri ile ilişkilendirilmemesine karar verilebilir” hükmü kanuna eklenmiştir.

Unutulma Hakkının Şartları

Unutulma hakkı bir yandan kişinin kişisel verilerine saygı gösterilmesi öbür yandan kamunun haber alma hakkının korunması gibi birbirine zıt iki hakkı dengelemeye çalışmaktadır. Eğer haber içeriği doğruysa ve olayın toplumun genelinin ilgisini çekebilecek nitelikteyse kamu yararı gözetilecektir. Dolayısıyla, bu hakkın kullanımı açısından haber, makale veya yorumun objektif gerçeklere mi yoksa subjektif değer yargılarına mı dayandığı öncelikle araştırılmalıdır. Olgusal gerçeklere dayalı bir haberin internetten kaldırılması daha zorken, değer yargısı içeren haberin unutulma hakkı çerçevesinde kaldırılması daha kolaydır. Yargıtay kararları doğrultusundan unutulma hakkının kriterlerini şu şekilde özetleyebiliriz:

Güncelliği Yitirme

Unutulma hakkının kullanılabilmesi için haber konusu olay veya durum güncelliğini yitirmiş olmalıdır. Güncellik subjektif bir kavram olup bir haberin güncel olup olmadığı somut olaya göre değerlendirilmelidir. Bu konuda net bir süre vermek mümkün olmasa da haberin üzerinden en az birkaç yıl geçmiş olması bize güncelliği yitirme konusunda ölçüt olabilmektedir. Bunun dışında içeriğin yayında kaldığı süre de unutulma hakkının kullanılıp kullanılamayacağını belirleyen önemli kıstaslardan biridir. Dolayısıyla bazı durumlarda üzerinden birkaç yıl geçmiş olsa bile halkın habere yönelik ilgisi halen canlıysa unutulma hakkının kullanılması güçleşecektir.

Kamu Yararının Mevcut Olmaması

Haberin internette bulunmasında hiçbir şekilde kamu yararı bulunmamalıdır. Basın özürlülüğü ve halkın haber alma hakları kuşkusuz bu konuda temel kamu yararı unsurlarıdır. Örneğin kişi hakkında açılan bir ceza soruşturma haber yapıldıysa ve ardından açılan ceza davası beraatle sonuçlandıysa burada bir kamu yararından söz etmek mümkün değildir. Zira beraatle birlikte soruşturma haberinin bir önemi ve anlamı kalmamıştır. Ancak bazı özel haber içerikleri konusundaki kamu yararı daha geniş yorumlanabilmektedir. Örneğin kişinin geçmişinde yolsuzluk veya cinsel saldırı gibi suçların bulunması durumunda unutulma hakkının kullanılmasının kabul edilip edilmemesi gerektiği tartışmalıdır.

Haberin Bilimsel veya Tarihsel Özelliğinin Olmaması

Kimi haber içerikleri tarihi kayıt niteliği veya bilimsel bir bilgi özelliği taşıyabilir. Bu tür istinasni durumlar unutulma hakkının kullanılması açısından engel teşkil edecektir. Örneğin bilimsel bir keşfin haberleştirilmesi veya bilimsel makalenin yayınlanması veya bir tarihisel olayın almanakta yayınlanması bunlara örnektir.

Haber Konusu Kişinin Kamuya Mal Olmuş Kişi Olmaması

Habere konu kişinin siyasetçi veya ünlü olup olmadığı unutulma hakkının kullanılması açısından önem arz eder. Siyasetçiler ve ünlü kişiler, normal vatandaşlara göre eleştiriye ve hakkında yapılan haber ve yorumlara daha fazla katlanmak zorundadır. Dolayısıyla unutulma hakkının kullanılması kamuya mal olmuş bir kişi için çok daha zorlu olacaktır.

Erişimin Engellenmesi ve Unutulma Hakkı
Unutulma hakkı ile erişimin engellenmesini isteme hakkı birbirinden farklı kavramlardır. Unutulma hakkı içeriğin internetten içerik kaldırma talep hakkı değildir, kişilere arama motorlarından hukuka uygun olan içeriğe ulaşılamamasını isteme imkanı verir fakat içerik internet sitesinde kalmaya devam eder. İçeriğe erişimin engellenmesi ise, hukuka aykırı içeriğin internet ortamında ulaşılmasının engellenmesi demektir. Ancak kimi durumlarda içerik çıkartma veya erişim engelleme işlemleri sonrasında Google gibi arama motorlarından kişinin adının çıkartılması için de bu hakkın kullanılması mümkündür. Nitekim WordPress içerik kaldırma veya intikam pornosu görüntülerinin kaldırılması ya da ifşa sitelerinden video kaldırma işlemleri sonrasında unutulma hakkı kapsamında işlem yaptığımız dosyalar mevcuttur. Bunun dışında ayrı bir suç kategorisi olarak internet şantaj suçları dosyalarında paylaşılan bir görüntü varsa bu amaçla da bu hakkın kullanılması yoluna gidilmesi mümkündür.